Çekmeköy Taşdelen Ormanı Parkuru

Malum! İstanbul, özellikle son yıllarda hızlandırılmış ve insan eliyle yürütülmekte olan bir “çoraklaştırma” kampanyası ile karşı karşıya :(. Şehrin yeşil alanları günden güne erimekte, ormanlar ve ağaçlık alanlar zihnimizde güzel birer hatıra olarak yer etme riskini taşımakta. Bu durum İstanbul’da özellikle trail koşuları yapılabilecek alan bulma konusunda neden zorlandığımızı açıklamaya yeter sanırım. Ancak kısıtlı da olsa İstanbullu doğaseverler için üzücü olan bu durumu unutturacak ve kendinizi doğa dostu bir kentte yaşıyormuşsunuz gibi hissettirecek alternatifler yok değil

Çekmeköy, son 10 yılda süregelen bu “ciğersizleşme”den ve geçtiğimiz yıldan itibaren başlayan 3. Köprü çalışmalarından nasibini en hızlı alan semtlerden biri olsa da ilçe’nin kuzey bölgesinde yer alan orman , hemen doğusundaki Taşdelen ve Alemdağ Ormanları ve kuzeyindeki Polonezköy Ormanları ile şehrin yeşil odaklarından.

Özellikle yakın bölgede yaşamayanlar için toplDSC_1097u taşıma ile ulaşım oldukça zor. Bu yüzden şahsi arabanız ile ( özellikle de zorlu antrenmanlar sonrasında eve dönüş sırasında bizi anmamanız için 🙂 ) gelmenizi öneririz (Yol Tarifi İçin Tıklayınız). Anadolu-Avrupa istikametinde, 1. Çevreyolu’nda köprüden önceki son çıkıştan, 2. Çevreyolu’nda ise Şile-Ümraniye ayrımından sonra Şile Yolu üzerindeki ayrımlardan ulaşılıyor bu bölgeye. İstanbul’un trafik sorunu da hesaba katıldığında hafta sonları özellikle erken saatlerin tercih edilmesinde fayda var, yoksa az sonra anlatacağımız güzellikler için yaşayacağınız trafik stresi tüm keyfinizi kaçırabilir. (bizden söylemesi; biz genelde antrenmanlarımızı saat 8de koşmaya başlamış olacak şekilde planlıyoruz). Bölgede antrenman yapabilmek için Taşdelen Mesire Alanı veya Çekmeköy Doğa Park başlangıç noktası olarak kullanılabilecek iki lokasyon. Mesire alanına giriş ücretli iken Doğa Park etrafındaki sokaklarda ücret ödemeden park edebilmek mümkün. Bu arada Çekmeköy Mesire Alanı’nda özellikle hafta sonu ve öğle saatlerinden itibaren piknikçi nüfusunun arttığını da akılda tutmak lazım. Mesire alanının içinde, Türkiye’nin ilk kadın ultramaratoncusu Bakiye Duran’ın kurmuş olduğu ve yılın belli dönemlerinde çeşitli ultramaraton yarışlarını düzenleyen “Çekmeköy Team Ultra Trail Runners” takımının çadırı bulunuyor. Gerek mesire alanının içinde gerekse Doğa Park’ın etrafında market vs. olmadığı için yiyecek ve içecek veya kişisel ihtiyaçlarınız için gerekenleri yanınızda bulundurmanızı öneririz.

DSC_0994DSC_0997
Çekmeköy sınırları içindeki bu ormanda trail için çok çeşitli zemin, eğim ve bitki örtüsü kombinasyonu yapabilmek mümkün. Yazın kuru toprak, kışın çeşitli seviyelerde çamur zemine sahip açılmış orman yolları, bu orman yolları ile aynı zemin özelliklerinde ancak daha geniş yangın yolları özellikle amatör ve yeni başlayan trail koşucuları için biçilmiş kaftan. Yazın sabahın ilerleyen saatlerinden itibaren artan güneşi direkt hissedeceğiniz ve kışın da zemindeki çamur zorlanmanıza neden olacağı için hava durumunu takip ederek antrenman planlama yapmanızı öneriririz. Bu geniş yollar haricinde koşabileceğiniz, az önce bahsettiğimiz yollara oranla daha dar ve bitki örtüsü ile kaplı olduğu için daha çetin ceviz olan orman içi koşu parkurları da mevcut. Bu orman içi yollar ( eğer daha önceden koşulmuş olanlarını takip edecek kadar şanslı ve tecrübeli iseniz 🙂 ) genelde sadece tek kişinin geçebileceği, koşarken önünüze her an kütük ve ağaçlardan sarkan dallar gibi engellerin çıkabileceği, türlü canlı ile karşılaşabileceğiniz ve görece teknik bir parkur oluşturmanıza imkan sağlıyor. Bu 2. kategorideki yollar, yazın açık aDSC_1066lanlara göre daha serin ve kışın da yağmura ve soğuğa karşı görece koruyucu olduğu için avantaj sağlıyor ancak oryantiring becerileri zayıf, doğada yön bulma pratiği olmayan, yeni başlamış koşuculara pek de tavsiye etmiyoruz ( en azından kulaklarımızı çınlatmayın 🙂 ). Ancak herşeyi göze alarak ağaçların gölgesinde koşmaya cesaret edenlere; yeşilin her tonunu, rengarenk çiçeklerin mis kokusunu ve onlarca çeşit hayvan ile selamlaşma şansını garanti ediyoruz. Parkurun en kötü yanı son 2 yıldır devam etmekte olan 3. Köprü inşaatının koşu parkurunu belirli bölgelerde kesintiye uğratması. Bugünlerde çeşitli seviyelerde zorluklar içeren bağlantı köprü iniş çıkışları, su kanal geçişleri, asfalt ve beton tepelerini aşma gibi rota üstü yapay aktiviteler inşaatın tamamlanmasının ardından tekrarı mümkün olmayacak deneyimler sunmakta.

DSC_1065DSC_1060

Bu ormanda açılmış yollar ve yangın yollarının bir kısmı, hafif tatlı eğimli (deyim yerindeyse “kaymak gibi”) olabildiği gibi eşek anırtan 🙂 olarak tabir edilebilecek tırmanışlara sahip parkur kombinasyonlarına da izDSC_1077in verebilecek bir coğrafi yapı mevcut. Örnek vermek gerekirse 15Klık bir koşuyu toplamda 250 m. tırmanış ile bitirebileceğiniz gibi, 10Klık bir parkuru 500 m.lik bir tırmanışla bitirebilmeniz de olası. Bu çeşitliliği, bölgenin her deneyim seviyesinden koşucu için uygun olmasını sağlayan özelliklerden bir diğeri.

Sonuç olarak, doğada koşmayı seviyorsanız, asfaltta ve betonda koşmaktan sıkıldıysanız, ciddi tırmanış parkurlarına ihtiyacınız varsa veya hafif eğimde etrafı izleyerek jogging yapmak istiyorsanız ve Çekmeköy’e kadar seyahat etmeyi 🙂 göze alabiliyorsanız çok keyif alacağınıze ve en kıza zamanda bir sonraki planınız için takvimlerinizi gözden geçireceğinizi temin ederiz.

Yazan : Cem Arıtürk
Fotoğraflar : Cem Arıtürk, Ersavaş Güdül